Leylos Bebeing – 3

Leyla Hanim’dan guncellemelerle yine karsinizdayim. Leyla, gectigimiz Pazartesi gunu uzun bir aradan sonra, tekrar krese gitmeye basladi. Ilk gun, ogretmenleri ve arkadaslari birden etrafinda toplaninca biraz urktu ama neyse ki okula tekrar alismakta cok gucluk cekmedi. Ameliyat sonrasi Charleston’a dondugumuzde, ilk iki haftayi evde babasi ve babaannesiyle gecirdi, sonra babaannesi Gaziantep’e dondu ve ardindan anneannesi geldi. 3 Nisan’dan beri evde annemle kaliyordu. Bu surecte kendine guveninde, istahinda, konusmasinda ve hareketlerinde epey ilerleme kaydetti. Artik ne desek, papagan gibi arkamizdan tekrar ediyor!

 

Bu aralar en sevdigim Leyla laflari sunlar:

  • Bir sey oldugunda diyelim ki “Leyla, emin misin?” diyorum; cevap olarak cok tatli bir soyleyisle “eamin!” diyor.
  • Her seye maydanoz oldugu icin verdigimiz her kararda onun da bir diyecegi olsun istiyor. Biz de gun icinde yapacagimiz her seyi, gidecegimiz her yeri tek tek ona anlatiyoruz. O da dinleyip dinleyip, bize ozet geciyor. Mesela diyelim ki, “kizim sen anneanneyle evde kalacaksin, anne-baba okula gidecek aksam olunca gelecek” dedik. Dinleyip dinleyip, “Ayyy (I), anneanneeee euvv (ev); anneee, babaaa okul” diye onayliyor.
  • Simdi bir de her seye bakmak istemesi cikti. Diyelim ki yemek yapiyorum, dizimin dibine geliyor, “bak!” diyor. Ya da kahve iciyorum, fincanimi tutuyor, “bak” diyor.
  • “Iki tane” ve “ikisi birden” en sevdigi laflar bu aralar.

 

Gorev dagilimi yapmakta da ustune yok Leyla Hanim’in. Mesela yatmadan once kitap okuma gorevi birkac zamandir bende. Fakat ben kitabi okuyup derhal odayi terk etmeliyim, cunku Leyla uyurken yaninda durmak babasinin gorevi. Ne olur ne olmaz unutursak diye odasina giderken tekrar hatirlatiyor: “Anne kitaaap, baba puff (pis pis)”!

Bebek sevdasi da hala devam ediyor. Burada herkes cok cocuklu. Leyla yasinda cocugu olan neredeyse tum kadinlarin karni burnunda. Sokakta ne zaman bebek gorsek, bizimki hemen “Ayy (I) bak!” diye atliyor. Hemen em’i (emzik) var mi, yok mu onun kritigi yapiliyor.

 

Buraya dondukten sonra sanirim toplamda uc kere kontrol maksatli eko cektirmeye gittik. Ikisinde gogus filmi de cekildi. Ilk doktor randevumuzda eko odasina girene kadar fena degildi hali ama eko odasinin karanligini ve odadaki sedyeye benzer yatagi gorunce epey gerildi garibim. Biz de o aralar hem hic sevmedigi idrar sokturucuye iki hafta daha devam dendigi icin, hem de doktorda her uslu durdugu zaman icin (zira ekolarin ikisi hep en az yarim saat surdu) ona istedigi kucuk bir oyuncak aldik. Ikisinde de bebek istedi tabi ki! Toplamda o kadar cok bebegi oldu ki, bebek dediginde hangisini diyor anlamamiz icin hepsine bir de isim koydu(k). En sevdigi bebegin adi “goygoy baby” (doktor bebegi). O bebegin adi doktor bebegi, cunku hep o bebekle doktorculuk oynuyor! Bir tane “abi baby”miz var, kiz olmasina ragmen. Bir tane “cis baby” var su icip cis yapan. Bir tane “abla baby”miz bir tane de “yeni baby”miz var. Bunlardan baska “bici bici baby” ve “Willa abla” var. Bu bebeklerin hepsinin sahane kiyafetleri de var ama ne hikmetse hepsi hep ciplak! Biz giydiriyoruz, Leyla Hanim soyuyor.

 

En sevdigi oyunlar hala ayni: doktor setini kullanarak doktorculuk oynamak bir de bebeklerinin altini degistirmek. Ha bir de oyun hamurlariyla oynamaya bayiliyor. Doktorculuk oynamayi hala sevmesine de cok seviniyorum, demek ki o kadar da sogumadi doktorlardan ve hastanelerden. Bu konuda da o kadar olgun ki, ameliyat yarasi hakkinda konusurken icimiz parcalaniyor. Evde kaldigi surecte, ara ara ona “kizim bak sen uf olmustun ya, tamamen iyilesince tekrar okula baslayacaksin tamam mi?” diyorduk. O da kafa salliyordu. Simdi okula basladi ya, bize gelip “Ayy (I) uff, uff miss; okul” diyor. Yani benim ufum mis oldu, okula basladim. Hala yikanirken ya da ustunu degistirirken yarasina bakip “uf” diyor, biz de “yok kizim, iyilestin artik mis oldun” diyoruz.

Bu aralar bir de “bi sey bi sey tamam mi?” tarzindaki sorularimiza “tamam” diye cevap vermesi cikti, ona da bayiliyorum! Tamam da diyemiyor da “namam” gibi bir sey diyor.  Veya “anlastik mi?” diyorum, “anlastik” diye cevap veriyor 🙂

Bunlardan baska sarki soylemeye ve dans etmeye bayiliyor! En sevdigi sarkilar alfabe sarkisi, “no more monkeys jumping on the bed”, “Mary had a little lamb” ve “happy birthday” sarkisi. Onu da “abigabi” oalrak soyluyor 🙂 Muzik dersinde dersin sonunda mikrofunu cocuklara tutuyorlar, ne isterlerse soylesinler diye. Genelde cocuklar (hele ki 1-1.5 yas araligindalarsa) mikrofunu yaliyorlar veya yemeye kalkiyorlar. Leyla’dan buyuk olanlar utanabiliyor vs. Bizimkine son haftalarda bir cesaret geldi, gidiyor mesela mikrofona A, B, C’yi soyluyor, aman bir tezahurat yapiyor herkes! Bizimki hem mest, hem utangac; yuzunde kocaman bir gulumseme, yanima kosuyor. Hala her Cumartesi, muzik dersi sonrasi kitapciya gitme “aktivite”miz de devam ediyor. O yuzden, Leyla’nin haftanin en sevdigi gunu herhalde Cumartesi 🙂 Muzik dersi ve kitapcidan baska gitmeyi en cok sevdigi yerler, hayvanlarin oldugu yerler. Mesela akvaryum veya ciftlikler. Hele elleriyle hayvanlari beslemek en sevdigi seylerden. Bir de taslarla oynamak, tas toplamak!

 

 

Bu aralar yemek yapmaya cok merak sardigi icin ve gecenlerde hastanenin bekleme salonundaki oyuncak mutfakla oynarken kendinden gectigi icin, kucuk hanima oyuncak mutfak siparis ettik. Tabi ki yine ben birkac secenege indirgemistim adaylari, kendisi iclerinden birini secti. Zaten salonumuz tamamen onun hizmetinde! New York’taki minicik evde kalsaydik simdiye hepimiz timarhanelik olmustuk herhalde, allahtan ev buyuk de dokuntuler pek goze batmiyor! 🙂

 

 

3 comments

  1. Sevgili Pınar’cığım,yine güzel ve çok anlamlı yazınla bizleri mutlu ettin.Tatlı güzel Leylamızın sağlığının iyi olması,mutlulukla kreyşe başlaması,oyuncaklarıyla oynaması öz güvenini yeniden kazanması,sizlerin inanılmaz zor süreçlerden sonra rahatlamanız ve yüzünüzün gülmesi mutluluklarin en güzeli.Sevincinizi ben ve ailem aynı şekilde paylaşıyoruz.Hayatınıza kaldığınız yerden daha güçlü ve güzel bir şekilde devam etmenizi diliyoruz canım.Hepinize en içten sevgilerimizle hepinizi öpüyoruz.Allaha emanet olun.💖🌷🌹🌷💋💋💋💋💋💋💋

    Liked by 1 kişi

    • Cok kiymetli Umit Hocam, zaman ayirip yazilarimi okudugunuz ve sadece okumakla kalmayip bir de bu guzel ve sicacik yorumlari yazdiginiz icin size cok cok tesekkur ederim. Hep birlikte hep guzel gunler gormek dilegiyle, cok sevgiler ve saygilar.

      Beğen

      • Pınar’cığım çok naziksin.Çok teşekkürler ederim.Hepinize en içten sevgilerimle.Anneler Günün kutlu olsun canım.💖🌷🌹🌷

        Liked by 1 kişi

Yorum bırakın